DÖVME TARİHİ
Dövme TarihiDövme kimi zaman bir harf ya da yazı, kimi zaman bir şekil ya da resim… Bazen süslenmek bazen bir şeyi vurgulamak için…Ama belki de insanoğlunun en eski kendini ifade etme sanatı…
Avusturya- İtalya sınırında dağlarda bulunan “Buz Adam”ın bedeninde dövme taşıdığı Profesör Spindler tarafından 1991’de açıklandı. Muhtemelen İsa’dan önce 10 bin ile 38 bin yılları arasında bir döneme denk düştüğü var sayılıyor. Kaynaklar ilk çağlarda kamış ve yaprak boyaları ile yapılan dövmelerden söz etmekte, İ.0. 2000’lerden kalma Mısır mumyalarında dövmelere rastlanıldığını belirtmektedir. Bu dönemde insanlar dövmeyi bir statü sembolü olarak kullanmalarının yanı sıra, dövmenin onları kötü ruhlardan, hastalıklardan, büyülerden koruduğuna inanırlardı. Semboller ve motifler kişiyi ifade edecek mesajlar içerirdi. Geleneksel dövmelerde kullanılan bu motif ve sembollerin verdiği mesaj incelendiğinde, bunun bir tür yazı olduğu görülmüştür.
Dövme TarihiDövme kimi zaman bir harf ya da yazı, kimi zaman bir şekil ya da resim… Bazen süslenmek bazen bir şeyi vurgulamak için…Ama belki de insanoğlunun en eski kendini ifade etme sanatı…
Avusturya- İtalya sınırında dağlarda bulunan “Buz Adam”ın bedeninde dövme taşıdığı Profesör Spindler tarafından 1991’de açıklandı. Muhtemelen İsa’dan önce 10 bin ile 38 bin yılları arasında bir döneme denk düştüğü var sayılıyor. Kaynaklar ilk çağlarda kamış ve yaprak boyaları ile yapılan dövmelerden söz etmekte, İ.0. 2000’lerden kalma Mısır mumyalarında dövmelere rastlanıldığını belirtmektedir. Bu dönemde insanlar dövmeyi bir statü sembolü olarak kullanmalarının yanı sıra, dövmenin onları kötü ruhlardan, hastalıklardan, büyülerden koruduğuna inanırlardı. Semboller ve motifler kişiyi ifade edecek mesajlar içerirdi. Geleneksel dövmelerde kullanılan bu motif ve sembollerin verdiği mesaj incelendiğinde, bunun bir tür yazı olduğu görülmüştür.
Hunlarda Hunlarda Hunlarda Hunlarda Hunlarda
|
DÖVME TARİHİEski Türkler’de Dövme
Pigdogramları (resim yazılarını) dövmede bulabiliriz. Dövme; Herodotus, gezgin kâşif Marco Polo, James Cook ve Profesör Kindler Spindler tarafından belgelenmiştir. Dövmenin ilk izlerine Avusturya’da, İtalya’da, Yunanistan’da, Anadolu’da, Mısır’da, Cezayir’de, Afrika’da, Okyanusya (Markiz, Samoa) adalarında, Yeni Zellanda’da, Amerika’da, kutuplarda ve Japonya’da rastlanmıştır. Kazak ve Kırgız Türklerinin kültürlerinde de oldukça eski ve yerleşiktir. İskit kurgan buluntularında doğadaki mücadeleyi anlatan hayvan motifleri görülmektedir. Türkiye’de ise değişik yörelerde, daha çok Güneydoğu Anadolu bölgesinde bir yaşlı âdeti olarak devam ettirilmektedir. Şehirlerde ise gençler arasında bir moda olarak yaygınlaşmıştır. Günümüzde dövmecilik, ressam ve hekimlerin kontrolünde yapılması gereken bir meslek haline gelmiştir. Eski Anadolu’da Dövme Bu çalışmada Bozhöyük’te tespit edilen dövmeler üzerinde duruldu. Resimleri çekilen kaynak kişilerin beden işaretleri ve düşünceleri irdelendi. Buradaki beden işaretleri ile runik işaretler arasındaki benzerliğe dikkat çekildi. Ayrıca, dövmenin tarihçesi, yapıldığı yer, yapılış şekli, yapılış nedeni ve küçük bir sözlüğü verildi. Daha sonraki araştırmalar için ise kaynaklar da eklendi. |
En Eski Dövme İzleriKaynaklar, ilk çağlarda kamış ve yaprak boyaları ile yapılan dövmelerden söz etmekte, M.Ö. 2000’lerden kalma Mısır mumyalarında dövmelere rastlanıldığını belirtmektedir. Hun kurganlarında çıkan cesetlerde son derece kıvrak çizgilerle ve dekoratif bir anlayışla yapılmış düşsel yaratıklar ve koç figürlerinden oluşan dövmeler görülmektedir. Dinsel-büyüsel kaynaklı bu dövmelerin is olduğu ihtimali ve deriye şırınga edilmesi ile oluştuğu düşünülmektedir.
Hunlara ait Pazırık kurganında bulunan bir başkana ait cesetten anlaşıldığı üzere Hunlarda asil ve kahraman kişilerin dövme yaptırabildiği, daha sonraları Kazak ve Kırgızlarda da devam eden bu geleneğin yine kahramanlık niteliği taşıyan bireylere uygulandığı bilinmektedir. Taşdık ve Altın Yış mezarlarındaki cesetlerin bazı kısımlarındaki dövmeler, av sahnelerini tasvir eder. Antik Trak kavmi dövmeyi asalet nişanesi sayarken, eski Yunanlılar için ahlaksızlık damgası gibiydi. Kendi uygarlıklarının henüz başlangıç aşamalarını yaşayan özgün topluluklarda dövme yapma işlemi törensel bir nitelik taşır; dövmeyi yapan kişi birtakım dinsel ve zihinsel kuralları yerine getirmek zorundadır. Güneş tanrısı Bal’ın isteği üzerine “ilahi ve gizemli bir kudret edinme” aracı sayılır. M. W. Thomson’a göre Musa Peygamber elleri ve alınlarını mistik sembollerle süsleyen Araplardan dövme âdetini ödünç alarak kendi amacı için kullanmıştır. Katolik kilisesi M.S. 4. yüzyılda “Tanrının imajını bozuyor” gerekçesiyle Roma’daki köle ve mahkûmların yüzüne dövme yapılmasını yasaklamıştı. 787 yılında Papa 1. Hadrinan, vücudun herhangi bir yerine dövme yapmayı batıl inanç ve Paganizmi çağrıştırdığı için tümüyle men etmişti. |
|
Dövme “ Dövme” (Samoaca “Tatau”) kelimesine ait ilk yazılı belge (1769) Cook’un “Endeavour” adlı gemisinde bulunan doğabilimci Joseph Banks’a aittir. Dövme dünya çapında yüzyıllardır uygulanmaktadır.Japonya’da yaşayan yerliler gelenek olarak yüzlerine dövme yaptırmışlardır. Günümüzde Kuzey Afrika’da, Yeni Zelanda’da ve Türkiye’nin doğu kesiminde bazı insanların yüzlerinde dövmeler bulunmaktadır. Etimoloji OED tarafından verilen bilgilere göre, dövme (tattoo) kelimesi “tatau” kelimesinden gelmektedir.Daha sonra İngilizcenin fonetik yapısına göre değişmiş ve “tattoo” halini almıştır. Tarihçe Dövme cilalı taş devrine kadar bir Avrasya uygulaması olmuştur.M.Ö. 3000 yıllarında yaşamış olan Ötzi ‘nin vücudunun çeşitli yerlerinde toplam 57 adet dövme bulunmaktadır.İlginç olan bu dövmelerin akupunktur tedavisi açısından önem arzeden noktalar üzerinde veya çok yakınında bulunmasıdır. Hıristiyanlık öncesinde Alman,Kelt ve diğer Kuzey Avrupa kavimlerinde de dövme sıklıkla görülmektedir.Japonya’da ise dövmenin tarihi Paleolitik döneme dayanmaktadır.Diğer çeşitli kültürler ise yaraları ve kesikleri küllerle ovmak ya da deriye iğne batırarak boya zerk etmek gibi örneklendirilebilecek dövme geleneklerine sahiptirler. Günümüz Batı Dünyası’nda yapılan dövmenin kökeni 18.yy’da Polinezyalı kaşifler tarafından keşfedilmiş ve Avrupalı denizciler arasında popüler hale gelmiştir.Daha sonra Batı toplumlarına yayılmışt Dövme “ Dövme” (Samoaca “Tatau”) kelimesine ait ilk yazılı belge (1769) Cook’un “Endeavour” adlı gemisinde bulunan doğabilimci Joseph Banks’a aittir. Dövme dünya çapında yüzyıllardır uygulanmaktadır.Japonya’da yaşayan yerliler gelenek olarak yüzlerine dövme yaptırmışlardır. Günümüzde Kuzey Afrika’da, Yeni Zelanda’da ve Türkiye’nin doğu kesiminde bazı insanların yüzlerinde dövmeler bulunmaktadır. Etimoloji OED tarafından verilen bilgilere göre, dövme (tattoo) kelimesi “tatau” kelimesinden gelmektedir.Daha sonra İngilizcenin fonetik yapısına göre değişmiş ve “tattoo” halini almıştır. Tarihçe Dövme cilalı taş devrine kadar bir Avrasya uygulaması olmuştur.M.Ö. 3000 yıllarında yaşamış olan Ötzi ‘nin vücudunun çeşitli yerlerinde toplam 57 adet dövme bulunmaktadır.İlginç olan bu dövmelerin akupunktur tedavisi açısından önem arzeden noktalar üzerinde veya çok yakınında bulunmasıdır. Hıristiyanlık öncesinde Alman,Kelt ve diğer Kuzey Avrupa kavimlerinde de dövme sıklıkla görülmektedir.Japonya’da ise dövmenin tarihi Paleolitik döneme dayanmaktadır.Diğer çeşitli kültürler ise yaraları ve kesikleri küllerle ovmak ya da deriye iğne batırarak boya zerk etmek gibi örneklendirilebilecek dövme geleneklerine sahiptirler. Günümüz Batı Dünyası’nda yapılan dövmenin kökeni 18.yy’da Polinezyalı kaşifler tarafından keşfedilmiş ve Avrupalı denizciler arasında popüler hale gelmiştir.Daha sonra Batı toplumlarına yayılmışt |